ALAŞEHİR ZİRAAT ODASI BAŞKANI NECDET TÜRK “İSRAFLA MÜCADELE TARLADA BAŞLAMALIDIR”

30.06.2020 - 09:24, Güncelleme: 03.12.2022 - 06:42
 

ALAŞEHİR ZİRAAT ODASI BAŞKANI NECDET TÜRK “İSRAFLA MÜCADELE TARLADA BAŞLAMALIDIR”

ALAŞEHİR ZİRAAT ODASI BAŞKANI NECDET TÜRK, ÜRETİM AŞAMASINDAKİ İSRAFIN DA EN AZ TÜKETİM AŞAMASINDAKİ İSRAF KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU BİLDİREREK, “İSRAFLA MÜCADELE TARLADA BAŞLAMALIDIR.”DEDİ.
Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk, yaptığı açıklamada, üretimden sofraya her aşamada gıda israfının büyük boyutlara ulaştığını, ülkemizde üretim, kullanım, piyasa ve tüketim esnasında israf edilen gıdanın boyutunun 35,4 milyar doları bulduğunu bildirdi. Dünyada 820 milyon insan açlık çekerken, her yıl 10 milyonun üzerinde insan açlıktan ölürken, yılda üretilen 4 milyar tonluk gıdanın 1,3 milyar tonunun tüketilemeden israf edildiğini ifade eden Bayraktar, bu gıdanın yarısına yakın bir kısmıyla bile dünyadaki açlığın tamamen ortadan kaldırılabileceğini belirtti. Türk, açlık sorununu çözmenin yolunun israfı önlemekten geçtiğini vurguladı. Bilimsel araştırmalara göre, tarladan sofraya gıda israfının gelişmiş ülkelerde yüzde 40’ı bulduğuna, Türkiye’de sebze ve meyvenin en az dörtte birinin tüketilemeden çöpe gittiğine, Türkiye’deki tarladan sofraya yüzde 25-30’larda olan gıda israfıyla Suriye kadar, 20-25 milyon insanın doyurulup, açlıktan kurtarılabileceğine dikkati çeken Başkan Necdet Türk, şunları kaydetti: “İşin insani boyutu bir yana, ekonomik boyutu da çok büyük rakamlara ulaşıyor. Ülkemizde, istatistiği tutulan temel ürünlerde 2019 yılında 119,2 milyon ton olan üretimin 10,7 milyon tonu sofraya ulaşamadan, kaybedildi. Sadece bu bile 8-10 milyon nüfuslu bir ülkenin tüketebileceğinden fazla ürün demektir. Her gün 6 milyon ekmek çöpe gidiyor. Türkiye gibi çok ekmek tüketen bir ülkede bile bu rakamla 6 milyon nüfusun ekmek ihtiyacı rahatlıkla karşılanabilir.” 2018 yılında gıda ve alkolsüz içecekler için yapılan hane halkı harcamasının 90,6 milyar dolara ulaştığını, belirten Başkan Türk, bu tutarın yüzde 25-30’u israf ediliyor. Buna göre nihai tüketicide israf, 27,2 milyar dolara ulaşıyor. Yapılan hesaba göre, üretim, kullanım ve piyasa kayıpları da tüketici fiyatlarıyla 8,2 milyar doları buluyor. Böylece, toplam kayıp 35,4 milyar dolara ulaşıyor.” TÜRKİYE’DEKİ GIDA İSRAFI, 96 ÜLKENİN MİLLİ GELİRİNDEN FAZLA Dünya Bankası tahminlerine göre, 2018 yılında 193 ülkeden 96’sının gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH), 35,4 milyar doların altında olduğunu bildiren Türk, şunları kaydetti: “Bizdeki gıda israfının 35,4 milyar doları bulması israfın boyutlarının korkunç olduğunu gösteriyor. Bu ülkelerin birçoğu açlıktan çok sıkıntı çekiyor. Üstelik gıda şu günlerde ön plana çıktığı için bu israfın önlenmesinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor” İSRAF ÖNLEME 7’DEN 70’E HERKESİN SORUNU Dünyada bu kadar aç insan varken, israfı önlemenin 7’den 70’e herkesin sorunu olduğunu, bu konuda tüm insanlığın sorumluluk taşıması gerektiğini belirten Türk, şunları kaydetti: “Üretici de tüketici de bilinçli davranmalıdır. 21. yüzyılda hala gıda sorununu çözememişsek, başta gelişmiş ülkeler olmak üzere bütün ülkeler bunun sorumluluğunu almalı, açlığı ortadan kaldıracak etkili politikaları bir an önce uygulamaya koymalıdır. Toplum bilinçlendirilmelidir. Kıt olan dünya kaynakları çok iyi korunmalı, temiz çevre bilinci toplumsal akla yerleştirilmelidir.”   BİTKİSEL ÜRETİMDE KAYIPLAR   Bitkisel üretimde, hasat, taşıma, depolama aşamalarında kayıplar yaşandığını belirten Türk, üretimden tüketime kadar yüzde 25’i bulan kayıpların yaklaşık yüzde 60’ının hasat ve depolama safhasında meydana geldiğini belirtti. Türk, şunları söyledi: “Zamanında ve uygun araçlarla yapılamayan hasat işleri ve gerekli koşulları taşımayan depolama sistemlerine bağlı olarak ürünlerin önemli bir kısmında kayıplar meydana gelmektedir. Yani 8,2 milyar dolarlık toplam kaybın yaklaşık 4,9 milyar doları hasat, taşıma, depolama kayıplarıdır.Tarımsal üretimde hasattaki kayıplar miktar olarak 5,1 milyon tonu bulurken, bu miktar 2019 yılı döviz kuruyla 3,1 milyar dolara denk geliyor. Bu rakam Türkiye’nin 34,5 milyar dolarlık bitkisel üretim değerinin yüzde 9’ünü oluşturuyor. Yaş sebze ve meyvedeki kayıp oranları tür ve çeşitlere göre yüzde 10 ile 30 arasında değişiyor. Toplam yaş sebze ve meyve üretimimizin 51,4 milyon ton olduğu dikkate alındığında her yıl, toplam yaş sebze ve meyve üretimimizin 5,1 ile 15,4 milyon ton arasındaki kısmı zayi olmaktadır. Meyve ve sebzelerde hasat sırasında yüzde 4-12, taşıma sırasında yüzde 2-8, pazara hazırlık evresinde yüzde 5-15, depolamada yüzde 3-10, tüketici evresinde yüzde 1-5 oranlarında kayıp meydana gelmektedir. Zamanında ve uygun araç gereçlerle yapılmayan hasat işlemleri esnasında oluşan biçerdöver kayıpları ise yüzde 2 civarındadır.” “İSRAFLA MÜCADELE TARLADAN BAŞLAMALIDIR” İsraf ile ilgili mücadelenin tarladan başlaması gerektiğini belirten Başkan Necdet Türk, üreticilerin yetiştirme teknikleri ve hasat teknikleri konusunda da bilgilendirilmesi gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi: "Tarladan sofraya israfla mücadele eksiksiz ve etkili bir şekilde yapılmalıdır.Tarımda kültürel işlemlerden, yetiştirme tekniklerine, hastalık ve zararlılarla mücadeleye, hasada, depolama, paketleme ve pazara ulaştırmaya, tüketicinin bilinçli tüketimine kadar her aşamada israfı en aza indirecek uygulamalara öncelik verilmeli, yatırımlar buna göre yapılmalı, toplumlar buna göre örgütlenmelidir. Bitkisel üretimde hastalık ve zararlılarla yeterince mücadele edilmemesinden kaynaklanan üretim kaybı yüzde 35'tir. Üreticilerimiz, üretim aşamasında yanlış uygulamalar yapmamalı, hastalık ve zararlılarla mücadele konusunda dikkatli davranmalıdır. Ürün olgunlaşmadan önce veya aşırı olgunlaşmış şekilde toplamamalı, bahçede uygun meyve ve sebze toplama kapları bulundurmalı, ürün güneşten korunmalı ve paketleme tesislerine teslimde veya pazara taşımada gecikilmemelidir. Hasat edilen ürünler uygun şekilde paketlenmeli, taşınmalı ve depolanmalıdır. Bu amaçla soğuk hava depolarının sayısı ve kapasitesi yükseltilmeli ve bu tesislere verilen destekler artırılarak devam etmelidir."
ALAŞEHİR ZİRAAT ODASI BAŞKANI NECDET TÜRK, ÜRETİM AŞAMASINDAKİ İSRAFIN DA EN AZ TÜKETİM AŞAMASINDAKİ İSRAF KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU BİLDİREREK, “İSRAFLA MÜCADELE TARLADA BAŞLAMALIDIR.”DEDİ.

Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk, yaptığı açıklamada, üretimden sofraya her aşamada gıda israfının büyük boyutlara ulaştığını, ülkemizde üretim, kullanım, piyasa ve tüketim esnasında israf edilen gıdanın boyutunun 35,4 milyar doları bulduğunu bildirdi. Dünyada 820 milyon insan açlık çekerken, her yıl 10 milyonun üzerinde insan açlıktan ölürken, yılda üretilen 4 milyar tonluk gıdanın 1,3 milyar tonunun tüketilemeden israf edildiğini ifade eden Bayraktar, bu gıdanın yarısına yakın bir kısmıyla bile dünyadaki açlığın tamamen ortadan kaldırılabileceğini belirtti. Türk, açlık sorununu çözmenin yolunun israfı önlemekten geçtiğini vurguladı.

Bilimsel araştırmalara göre, tarladan sofraya gıda israfının gelişmiş ülkelerde yüzde 40’ı bulduğuna, Türkiye’de sebze ve meyvenin en az dörtte birinin tüketilemeden çöpe gittiğine, Türkiye’deki tarladan sofraya yüzde 25-30’larda olan gıda israfıyla Suriye kadar, 20-25 milyon insanın doyurulup, açlıktan kurtarılabileceğine dikkati çeken Başkan Necdet Türk, şunları kaydetti: “İşin insani boyutu bir yana, ekonomik boyutu da çok büyük rakamlara ulaşıyor. Ülkemizde, istatistiği tutulan temel ürünlerde 2019 yılında 119,2 milyon ton olan üretimin 10,7 milyon tonu sofraya ulaşamadan, kaybedildi. Sadece bu bile 8-10 milyon nüfuslu bir ülkenin tüketebileceğinden fazla ürün demektir. Her gün 6 milyon ekmek çöpe gidiyor. Türkiye gibi çok ekmek tüketen bir ülkede bile bu rakamla 6 milyon nüfusun ekmek ihtiyacı rahatlıkla karşılanabilir.”

2018 yılında gıda ve alkolsüz içecekler için yapılan hane halkı harcamasının 90,6 milyar dolara ulaştığını, belirten Başkan Türk, bu tutarın yüzde 25-30’u israf ediliyor. Buna göre nihai tüketicide israf, 27,2 milyar dolara ulaşıyor. Yapılan hesaba göre, üretim, kullanım ve piyasa kayıpları da tüketici fiyatlarıyla 8,2 milyar doları buluyor. Böylece, toplam kayıp 35,4 milyar dolara ulaşıyor.”

TÜRKİYE’DEKİ GIDA İSRAFI, 96 ÜLKENİN MİLLİ GELİRİNDEN FAZLA

Dünya Bankası tahminlerine göre, 2018 yılında 193 ülkeden 96’sının gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH), 35,4 milyar doların altında olduğunu bildiren Türk, şunları kaydetti: “Bizdeki gıda israfının 35,4 milyar doları bulması israfın boyutlarının korkunç olduğunu gösteriyor. Bu ülkelerin birçoğu açlıktan çok sıkıntı çekiyor. Üstelik gıda şu günlerde ön plana çıktığı için bu israfın önlenmesinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor”

İSRAF ÖNLEME 7’DEN 70’E HERKESİN SORUNU

Dünyada bu kadar aç insan varken, israfı önlemenin 7’den 70’e herkesin sorunu olduğunu, bu konuda tüm insanlığın sorumluluk taşıması gerektiğini belirten Türk, şunları kaydetti: “Üretici de tüketici de bilinçli davranmalıdır. 21. yüzyılda hala gıda sorununu çözememişsek, başta gelişmiş ülkeler olmak üzere bütün ülkeler bunun sorumluluğunu almalı, açlığı ortadan kaldıracak etkili politikaları bir an önce uygulamaya koymalıdır. Toplum bilinçlendirilmelidir. Kıt olan dünya kaynakları çok iyi korunmalı, temiz çevre bilinci toplumsal akla yerleştirilmelidir.”

 

BİTKİSEL ÜRETİMDE KAYIPLAR

 

Bitkisel üretimde, hasat, taşıma, depolama aşamalarında kayıplar yaşandığını belirten Türk, üretimden tüketime kadar yüzde 25’i bulan kayıpların yaklaşık yüzde 60’ının hasat ve depolama safhasında meydana geldiğini belirtti. Türk, şunları söyledi: “Zamanında ve uygun araçlarla yapılamayan hasat işleri ve gerekli koşulları taşımayan depolama sistemlerine bağlı olarak ürünlerin önemli bir kısmında kayıplar meydana gelmektedir. Yani 8,2 milyar dolarlık toplam kaybın yaklaşık 4,9 milyar doları hasat, taşıma, depolama kayıplarıdır.Tarımsal üretimde hasattaki kayıplar miktar olarak 5,1 milyon tonu bulurken, bu miktar 2019 yılı döviz kuruyla 3,1 milyar dolara denk geliyor. Bu rakam Türkiye’nin 34,5 milyar dolarlık bitkisel üretim değerinin yüzde 9’ünü oluşturuyor. Yaş sebze ve meyvedeki kayıp oranları tür ve çeşitlere göre yüzde 10 ile 30 arasında değişiyor. Toplam yaş sebze ve meyve üretimimizin 51,4 milyon ton olduğu dikkate alındığında her yıl, toplam yaş sebze ve meyve üretimimizin 5,1 ile 15,4 milyon ton arasındaki kısmı zayi olmaktadır. Meyve ve sebzelerde hasat sırasında yüzde 4-12, taşıma sırasında yüzde 2-8, pazara hazırlık evresinde yüzde 5-15, depolamada yüzde 3-10, tüketici evresinde yüzde 1-5 oranlarında kayıp meydana gelmektedir. Zamanında ve uygun araç gereçlerle yapılmayan hasat işlemleri esnasında oluşan biçerdöver kayıpları ise yüzde 2 civarındadır.”

“İSRAFLA MÜCADELE TARLADAN BAŞLAMALIDIR”

İsraf ile ilgili mücadelenin tarladan başlaması gerektiğini belirten Başkan Necdet Türk, üreticilerin yetiştirme teknikleri ve hasat teknikleri konusunda da bilgilendirilmesi gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Tarladan sofraya israfla mücadele eksiksiz ve etkili bir şekilde yapılmalıdır.Tarımda kültürel işlemlerden, yetiştirme tekniklerine, hastalık ve zararlılarla mücadeleye, hasada, depolama, paketleme ve pazara ulaştırmaya, tüketicinin bilinçli tüketimine kadar her aşamada israfı en aza indirecek uygulamalara öncelik verilmeli, yatırımlar buna göre yapılmalı, toplumlar buna göre örgütlenmelidir. Bitkisel üretimde hastalık ve zararlılarla yeterince mücadele edilmemesinden kaynaklanan üretim kaybı yüzde 35'tir. Üreticilerimiz, üretim aşamasında yanlış uygulamalar yapmamalı, hastalık ve zararlılarla mücadele konusunda dikkatli davranmalıdır. Ürün olgunlaşmadan önce veya aşırı olgunlaşmış şekilde toplamamalı, bahçede uygun meyve ve sebze toplama kapları bulundurmalı, ürün güneşten korunmalı ve paketleme tesislerine teslimde veya pazara taşımada gecikilmemelidir. Hasat edilen ürünler uygun şekilde paketlenmeli, taşınmalı ve depolanmalıdır. Bu amaçla soğuk hava depolarının sayısı ve kapasitesi yükseltilmeli ve bu tesislere verilen destekler artırılarak devam etmelidir."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve beseylul.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.