ANADOLU'DA ÇOĞUNLUĞU AVCI VE TARIM YARARLISI 44 BÖCEK TÜRÜ KEŞFEDİLDİ

14.06.2021 - 09:10, Güncelleme: 03.12.2022 - 06:42
 

ANADOLU'DA ÇOĞUNLUĞU AVCI VE TARIM YARARLISI 44 BÖCEK TÜRÜ KEŞFEDİLDİ

Böceklerin tarımsal, ekolojik ve tıbbi etkileri konusunda araştırmalar yapan Manisa Celal Bayar Üniversitesinden (MCBÜ) bir grup akademisyen, Anadolu'da "kınkanatlılar" takımına ait çoğunluğu avcı ve tarım yararlısı 44 yeni böcek türü keşfetti.
MCBÜ Alaşehir Meslek Yüksekokulu Bitki Koruma Programı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Anlaş, 20 yıldır böcekler üzerine çalışmalar yürütüyor. Prof. Dr. Anlaş ve beraberindeki akademisyenlerin topladıkları farklı böcek türlerine ait örnekler, Alaşehir'de bulunan MCBÜ Entomoloji Müzesi'nde sergileniyor. YARARLI BÖCEK TÜRÜNE 44 YENİ TÜR DAHA EKLENDİ Prof. Dr. Anlaş, 8 yıl önce TÜBİTAK desteğiyle başlatılan proje kapsamında kınkanatlılar takımındaki yeni böcek türleri üzerine araştırmalar yaptıklarını söyledi. Kınkanatlıların "elytra" denilen bir kanat yapısı olduğunu, bu yapı sayesinde kanatlarını kabuklarının üzerine örttüğünü, 1 milimetre ile 15 santimetre arasında çeşitli renk ve ebatlarda türlerinin görüldüğünü belirten Anlaş, kınkanatlıların böcek takımları içinde en geniş türü barındırdığını aktardı. Yeni türlerle ilgili çalışmanın sonuçlarını peyderpey açıkladıklarını anlatan Anlaş, "Geçen seneden bu yana Akdeniz, Marmara ve Karadeniz bölgesinde çalışıyoruz. Bu alandaki çalışmalarımız 2022'de sona erecek. 3 yıl önce 20 yeni türü açıklamıştık. Bunların üzerine 44 yeni tür daha ekledik. Böylece şu ana kadar proje ile Türkiye'de 64 tane bilinmeyen yeni böcek türünü keşfettik." diye konuştu. ANLAŞ: AVCI VE TARIM YARARLISI BÖCEKLER Araştırmaların yabancı bilim insanlarının da ilgisini çektiğini dile getiren Anlaş, şunları kaydetti:"Örneğin Toroslarda gözleri tamamen körleşmiş bir böcek türü bulduk. Bu tür normalde düşük rakımlarda ve mağaralarda yaşaması gerekirken 2 bin 500 metre yükseklikte Toros Dağları'nda, Geyik Dağları'nda ve Reze Beli Geçidi'nde bu türü tespit ettik. Bu tür özellikle Avrupalı bilim adamlarının çok ilgisini çekti. Bu türün örneklerini İtalyan bilim adamı meslektaşlarımız istedi."Anlaş, keşfettikleri yeni türlerin önemli kısmının avcı ve tarım yararlısı olduğuna işaret ederek, yeni türlerin insan sağlığı üzerindeki etkisinin araştırıldığını ifade etti. "ÜLKEMİZE AİT OLDUĞUNU GÖSTEREN İSİMLER VERMEYE ÖZEN GÖSTERİYORUZ" Keşfettikleri böcek türlerine genellikle örnekleri toplandıkları yörenin ismini verdiklerine dikkati çeken Anlaş, şöyle konuştu:"Bugüne kadar Türkiye'de bu alanda genelde hep yabancı bilim adamları çalışmış, ülkemizden böcek örneklerini toplamışlar ve onlar isimlendirmişler. Biz Türk bilim adamları olarak, isimlendirme yaparken ülkemize ait olduğunu gösteren isimler vermeye özen gösteriyoruz. Bu çerçevede Türk bilim insanlarının, bu çalışmalara katkı sağlamış arkadaşlarımızın ismini veriyoruz. Ayrıca o böceği hangi yörede bulduysak, o yörenin de ismini verebiliyoruz."Araştırma ekibinden Dr. Öğretim Üyesi Semih Örgel de çalışmalar kapsamında bazen 20 gün arazide kaldıkları bilgisini verdi.Örgel, "İnsan etkisinin olmadığı daha doğal alanları tercih ediyoruz. Taşların altından, bitki yapraklarının üzerinden örneklerimizi topluyoruz. Daha sonra bu örnekleri inceleyip, böceklerin yeni bir tür olup olmadığını değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Böceklerin tarımsal, ekolojik ve tıbbi etkileri konusunda araştırmalar yapan Manisa Celal Bayar Üniversitesinden (MCBÜ) bir grup akademisyen, Anadolu'da "kınkanatlılar" takımına ait çoğunluğu avcı ve tarım yararlısı 44 yeni böcek türü keşfetti.

MCBÜ Alaşehir Meslek Yüksekokulu Bitki Koruma Programı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Anlaş, 20 yıldır böcekler üzerine çalışmalar yürütüyor. Prof. Dr. Anlaş ve beraberindeki akademisyenlerin topladıkları farklı böcek türlerine ait örnekler, Alaşehir'de bulunan MCBÜ Entomoloji Müzesi'nde sergileniyor.

YARARLI BÖCEK TÜRÜNE 44 YENİ TÜR DAHA EKLENDİ

Prof. Dr. Anlaş, 8 yıl önce TÜBİTAK desteğiyle başlatılan proje kapsamında kınkanatlılar takımındaki yeni böcek türleri üzerine araştırmalar yaptıklarını söyledi. Kınkanatlıların "elytra" denilen bir kanat yapısı olduğunu, bu yapı sayesinde kanatlarını kabuklarının üzerine örttüğünü, 1 milimetre ile 15 santimetre arasında çeşitli renk ve ebatlarda türlerinin görüldüğünü belirten Anlaş, kınkanatlıların böcek takımları içinde en geniş türü barındırdığını aktardı. Yeni türlerle ilgili çalışmanın sonuçlarını peyderpey açıkladıklarını anlatan Anlaş, "Geçen seneden bu yana Akdeniz, Marmara ve Karadeniz bölgesinde çalışıyoruz. Bu alandaki çalışmalarımız 2022'de sona erecek. 3 yıl önce 20 yeni türü açıklamıştık. Bunların üzerine 44 yeni tür daha ekledik. Böylece şu ana kadar proje ile Türkiye'de 64 tane bilinmeyen yeni böcek türünü keşfettik." diye konuştu.

ANLAŞ: AVCI VE TARIM YARARLISI BÖCEKLER

Araştırmaların yabancı bilim insanlarının da ilgisini çektiğini dile getiren Anlaş, şunları kaydetti:"Örneğin Toroslarda gözleri tamamen körleşmiş bir böcek türü bulduk. Bu tür normalde düşük rakımlarda ve mağaralarda yaşaması gerekirken 2 bin 500 metre yükseklikte Toros Dağları'nda, Geyik Dağları'nda ve Reze Beli Geçidi'nde bu türü tespit ettik. Bu tür özellikle Avrupalı bilim adamlarının çok ilgisini çekti. Bu türün örneklerini İtalyan bilim adamı meslektaşlarımız istedi."Anlaş, keşfettikleri yeni türlerin önemli kısmının avcı ve tarım yararlısı olduğuna işaret ederek, yeni türlerin insan sağlığı üzerindeki etkisinin araştırıldığını ifade etti.

"ÜLKEMİZE AİT OLDUĞUNU GÖSTEREN İSİMLER VERMEYE ÖZEN GÖSTERİYORUZ"

Keşfettikleri böcek türlerine genellikle örnekleri toplandıkları yörenin ismini verdiklerine dikkati çeken Anlaş, şöyle konuştu:"Bugüne kadar Türkiye'de bu alanda genelde hep yabancı bilim adamları çalışmış, ülkemizden böcek örneklerini toplamışlar ve onlar isimlendirmişler. Biz Türk bilim adamları olarak, isimlendirme yaparken ülkemize ait olduğunu gösteren isimler vermeye özen gösteriyoruz. Bu çerçevede Türk bilim insanlarının, bu çalışmalara katkı sağlamış arkadaşlarımızın ismini veriyoruz. Ayrıca o böceği hangi yörede bulduysak, o yörenin de ismini verebiliyoruz."Araştırma ekibinden Dr. Öğretim Üyesi Semih Örgel de çalışmalar kapsamında bazen 20 gün arazide kaldıkları bilgisini verdi.Örgel, "İnsan etkisinin olmadığı daha doğal alanları tercih ediyoruz. Taşların altından, bitki yapraklarının üzerinden örneklerimizi topluyoruz. Daha sonra bu örnekleri inceleyip, böceklerin yeni bir tür olup olmadığını değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve beseylul.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.