TAKLACILAR

Taklacı güvercinleri bilirsiniz. Sahipleri onları düzenli olarak salar gökyüzüne. Onlar da uçarken takla üstüne takla atarlar. İzleyenleri mest ederler. Özellikle sahiplerini!

Takla atmak sadece güvercinlere özgü bir özellik değil tabi. İnsanlar da çok iyi takla atarlar. Mesela sporcular. Kimileri yaptıkları spor bunu gerektirdiği için bazıları da işin içine görsellik katmak için. Bir de mecazi anlamda kullanılan “takla atmak” değimi vardır. Genelde olumsuz anlamdadır. Menfaati için her şeyi yapabilen kişileri tarif eden bir vurgudur bu.   Takla atmak ayrıca maharet ister. Herkes takla atamaz. Kimisi takla atarken yüzüne gözüne bulaştırır. Ama usta taklacılar da vardır. Onlar öyle bir takla atar ki, herkesi baktırırlar kendilerine. Ve rahatsız olmazlar bu durumdan. Nokta kadar menfaat için virgül gibi eğilmek, onlar için sıradan bir şeydir. Takla ise bu işin tamamlayıcı unsurudur.   Bunlara son zamanlarda siyasette, günlük yaşantımızda ve birçok kurum-kuruluşlarda çokça rastlamaya başladık. Herkes kendine alan açma peşinde. Siyasette seviye hızla düşmeye başladı. Birbirinden korkan siyasetçiler, inisiyatif kullanamayan, açıklama yapmaktan çekinen, memur gibi siyasetçilere tamam da, taklacılar biraz işi abarttı. Koltuklar, makamlar, mevkiler takla atmakla alınacaksa veya korunacaksa ben böyle işin… Ama bunda siyasetin suçu yok. Onu bu hale getirenlere de nokta noktalar… Bu işi adam gibi yapanları özellikle tenzih ediyorum. Seviyeyi düşürenleri de millete havale ediyorum.   Kurum ve kuruluşlarda da çok sayıda taklacı mevcut. Bu işi sanata dökmüşler. İnce ince işliyorlar sanatlarını. Beceriksizliklerini gizlemek, mesailerini hoşça geçirmek onların özellikli işi olmuş. Ya bu tip şarlatanlara itibar eden riyaset makam sahiplerine ne demeli…   Hele, takla atarak aile efradının geçimini sağlamışsa taklacı, işte o zaman taklacılık sanatını bir başka yapıyor. Taklacılık çapsız insanların işidir. Bu tip zevatlar, işini layıkıyla yapanlara mani oldukları gibi, agalarını da yanlış yönlendiriyorlar. Böyle taklacılardan ALLAH bizi korusun. Neyse ki Alaşehir’de işini adam gibi yapan liyakat sahibi insanlar var ve var olmaya devam edecekler…   Siyaset boşluk kabul etmez. Yarın Alaşehir’de kurulan bir tezgahın tezahürü yaşanacak. Fırıldaklar ve işbirlikçileri emellerine ulaşacak gibi duruyor. Her şeyin bir bedeli var da, bu operasyonun altında çok kişi kalır. Benden söylemesi. Bu işi prosedür diye geçiştirmek hiç kimseyi kurtarmaz. Alaşehir, tavizcilerin, hovardaların son durağı olamayacak kadar sahipsiz değil haberiniz olsun.   Saygılarımla…